Alexander Graham Bell’in Telefonu İcat Etmesinin Ardında Yatan, Çoğu Kişinin İlk Defa Duyacağı Trajik Hikaye
8 mins read

Alexander Graham Bell’in Telefonu İcat Etmesinin Ardında Yatan, Çoğu Kişinin İlk Defa Duyacağı Trajik Hikaye

Şu an belki bu yazıyı okuyor olduğunuz akıllı telefonun bile ortaya çıkmasını sağlayan aslında onlarca yıl önce icat edilmiş olan o ilk telefondu. Elektriğin bir şekilde sese dönüştüğü bu benzersiz teknolojinin mucidi ise Alexander Graham Bell’dir. Elbette bu cümleyi kuruyor olmamızın nedeni, telefonun patentinin Alexander Graham Bell üzerine kayıtlı olmasıdır. Peki gerçekten mucit o muydu?

En sonda söyleyeceğimizi baştan söyleyelim, telefonun mucidi Alexander Graham Bell’dir. Fakat o dönem Bell dışında aynı konu üzerinde çalışan daha pek çok bilim insanı vardı. Bu nedenle telefonu ilk kim icat etti sorusunun kesin bir yanıtını vermek zor ama yine de patenti ilk alan Bell oldu. Alexander Graham Bell neden böyle bir cihaz icat etti sorusunun yanıtı ise biraz trajik.

Kendini duyma engellilere adayan bir bilim insanı: Alexander Graham Bell kimdir?

Alexander Graham Bell, 3 Mart 1847 tarihinde İskoçya’nın Edinburgh kentinde dünyaya geldi. Annesi duyma engelli bir piyanist, babası ise Edinburgh Üniversitesi’nde konuşma eğitmeniydi. Evde eğitim almaya başlayan Bell, iyi bir şekilde piyano çalıyor ve entelektüel merakını gidermek için sürekli okuyordu. 

Adam olacak çocuk kendini 12 yaşında belli etti ve Alexander Graham Bell ilk icadına imza attı. Buğday tanesini kabuklarından ayırarak işleme süresini kısaltan makine, Bell’in ilk icadı oldu. 16 yaşında konuşma mekaniğine merak duyan Bell, Kraliyet Lisesi’nin ardından Edinburgh Üniversitesi’nde eğitime başladı ama 1870 yılında ailesi ile birlikte Kanada’ya taşındığı için eğitimini tamamlayamadı. Sonraki yıl ona ABD yolu gözüktü.

‘Görünür konuşma’ sistemi ile duyma engelli çocuklara eğitim verdi:

Alexander Graham Bell’in konuşma eğitmeni olan babası, duyma engellilere konuşma seslerini taklit eden sembol serisine sahip bir sistem ile eğitim veriyordu. Amerika Birleşik Devletleri’ne gelince görünür konuşma adını verdiği sistemi biraz daha geliştiren Bell, burada duyma engelli çocuklara ve yetişkinlere eğitim vermeye başladı.

1872 yılına geldiğimizde Bell’in Vokal Fizyolojisi ve Konuşma Mekaniği Okulu Boston’da kapılarını açtı. Bell burada o kadar iyi bir eğitim veriyordu ki üniversite diploması olmamasına rağmen kendisi Boston Üniversitesi Hitabet Okulu’nda Ses Fizyolojisi ve Diksiyon Profesörü oldu. 

Alexander Graham Bell ders verdiği sırada bir öğrencisine aşık oldu. Kader bu ya, aşık olduğu Mabel Hubbard isimli bu kadın da tıpkı annesi gibi duyma engelliydi. Çift, 1877 yılının 11 Temmuz günü evlendiler ve dört çocukları oldu. Maalesef bu çocukların ikisi henüz bebekken hayatını kaybetti. 

“Bay Watson. Buraya gelin. Sizi görmek istiyorum.”

Alexander Graham Bell, 1871 yılında birden fazla mesajın tek kablo üzerinden iletilmesini sağlayan harmonik telgraf adlı bir cihaz üzerinde çalışmaya başlamıştı. Sağlam yatırımlar alınca işleri ilerletti ve insan sesini kablo ile aktarma yollarını aramaya başladı. 1875 yılında ortağı Thomas Watson ile elektriği sese dönüştürmeyi başardı.

O dönem çok fazla insan benzer sistemler üzerinde çalıştığı için teknolojisi hazır olduğu anda Alexander Graham Bell patent başvurusunda bulundu. 7 Mart 1876 tarihinde telefonun patentini alan Bell, birkaç gün sonra ilk başarılı telefon görüşmesini gerçekleştirdi ve tarihe geçen şu cümleyi kurdu: “Bay Watson. Buraya gelin. Sizi görmek istiyorum.”

Alexander Graham Bell’in başarısının ardında yatan sır annesi ve eşiydi. Zaten annesi duyma engelli olduğu için hayatını seslere adayan Bell, eşi de bu durumda olunca kendini tamamen seslere adadı. Kim bilir belki biraz daha ömrü olsa duyma engelliler için bir çözüm bile bulurdu. 

Bell, işleri hızla büyüttü ve icatların sayısını artırdı: 

1877 yılında bugün AT&T olarak bilinen Bell Telefon Şirketi’ni kuran Alexander Graham Bell, özellikle otellere büyük satışlar yaptı. Oteller bu telefon teknolojisini konser salonlarındaki sesleri lobilerindeki müşterilere dinletmek için kullanıyorlardı. Bell, kazancının büyük bölümünü duyma engelliler üzerine araştırma yapan Volta Laboratuvarına bağışlıyordu. 

Alexander Graham Bell bu dönemde ışığı da bir tür ses iletme aracına çevirecek cihazı üzerinde çalışmaya başladı. Cihazı geliştirse bile ticari olarak pek uygun olmadığı için geri planda kaldı. İcat ettiği başka bir cihaz ise cerrahi alanda kullanılan bir tür metal dedektörüydü. Bu cihaz daha sonra Birinci Dünya Savaşı’nda vücuttaki mermileri bulmak amacıyla kullanılmıştır. 

Alexander Graham Bell uçak üzerine bile çalışmalar yapmıştır:

1885 yılında Kanada kıyısındaki Cape Breton Adası’nda bir arazi satın alan Alexander Graham Bell, bir ev yaparak buraya yerleşti. Bu dönemde gözü gökyüzündeydi. 1890’lı yıllarda kanat ve pervane çalışmaları yaptı. Wright Kardeşlerin ilk başarılı uçuşu yaptıkları günden sonra bile Bell bu teknolojiyi daha iyi yapma çalışmalarını sürdürdü.

Daha sonra Amerikan Bilimi Geliştirme Derneği’nin resmî yayımı haline gelen Science Dergisi, National Geographic Topluluğu ve National Geographic Dergisi gibi bilim dünyası için önemli çalışmalarda katkı sunan Alexander Graham Bell, 1922 yılının 2 Ağustos günü hayatını kaybetti. 

Peki telefonu gerçekten de Alexander Graham Bell mi icat etti?

Telefonun patenti onun üzerine kayıtlı olduğu için telefonu Alexander Graham Bell icat etti demeliyiz ama gerçekten de o mu yaptı? Bu sorunun yanıtı da, evet. Fakat o dönem adını bildiğimiz bilmediğimiz sayısız insan da benzer bir sistem üzerinde çalışıyordu, bu nedenle Bell belki de uzun bir sürece noktayı koydu demek en doğrusu olacak. 

Alexander Graham Bell tarafından kurulan şirkete 550’den fazla dava açıldı. Davacıların her biri telefonu önce kendilerinin icat ettiğini iddia ettiler. Hatta 1887 yılında az daha Bell’in patenti elinden alınacaktı. Fakat yüksek mahkeme bu kararı bozdu. Yani yüzlerce dava sonunda bile Alexander Graham Bell’in telefonu icat etmediğine dair bir sonuç çıkmadı.

Zaten Alexander Graham Bell öyle Thomas Edison gibi yanar döner bir adam değildi. Metal dedektörünü, fotofonu, grafofonu, odyometreyi ve daha birçok cihazı icat etmişti. Bir de telefonu icat ettiğini düşünmek hiç de yanlış olmaz. Tabii bu sürece katkı sağlayan diğer sayısız bilim insanını da saygıyla analım. Ellerini biraz çabuk tutsalarmış bugün onlar hakkında bir yazı okumuş olacaktınız.

Telefonun icadı ile adını tarihe yazdırmış bilim insanı Alexander Graham Bell kimdir, neler icat etti gibi merak edilen soruları yanıtladık. Yazımıza Bell’in bir sözü ile nokta koyalım: “Büyük keşifler ve gelişmeler her zaman birçok zihnin iş birliğini gerektirir.”

Kaynaklar: Britannica, National Inventors Hall of Fame, LOC

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir